UZAKLARDA ESEN HÜZÜN: ESİR ASKERLER

Author:

Year-Number: 2017-11
Yayımlanma Tarihi: null
Language : null
Konu : Tarih
Number of pages: 326-335
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Osmanlı ülkesinde 1890-1900 tarihlerinde doğan gençlerin pek çoğu, delikanlılık çağlarının en güzel yıllarını; Kafkasya, Çanakkale, Irak, İran, Sina, Filistin, Kuzey Afrika, Suriye, Hicaz, Yemen, Makedonya, Romanya ve Galiçya Cephelerinde: Kimi zaman zafer coşkusu, kimi zaman da onulmaz mağlubiyet acısı içinde geçirmişlerdir. Bu cephelerde başlayan o kahramanların hikâyeleri genelde şehadet haberi, kimi zaman gazilik beratı, kimi de tel örgülerle hürriyetleri kısıtlanarak ve yazdıkları hatıralarda ölümden beter dedikleri esaret acısıyla noktalanmıştır. Pek çoğu geride gözü yaşlı analarını, çiçeği burnunda genç eşini, evlilik hazırlığında nişanlısını bırakarak vatan savunması için seferberliğe koşmuştular. Esirlerde dört bir yana savrularak hayatlarının kısıtlandığı, bilinmezin coğrafyasında esarete taşınmışlardır. İngilizlere 135 bin, Ruslara 65 bin, Fransızlara 2000, Romenlere 600, İtalyanlara 100 esir düştü. Bunlar senelerini esir kamplarında çürüttüler. Sağ kalanlar hasret, acı ve hastalıklarla memleketlerine dönebildi. 1. Dünya Savaşı’nda sadece Çanakkale cephesinde 11.178 kayıp askerden bahsedilmektedir ki, bunların büyük çoğunluğu İngilizler ve Fransızlara esir düşmüşlerdir. İngilizlere Sina, Filistin, Suriye, Irak, Hicaz, Asir, Yemen’deki muharebelerde 120.000’in üzerinde esir verilmiştir. İngilizler Hicaz -Asir- Yemen cephelerinde esir olan askerlerimizi Mısır’daki kamplara; Sina-Filistin-Suriye ve Irak cephelerinde esir olanları da önce Mısır’a sonrada büyük bölümünü Hindistan ve Burma’ya olmak üzere çeşitli yerlere götürmüşlerdir. Hindistan ve Burma’ya götürülenler cephelerdeki diğer birliklere göre nispeten öncü ve zinde olanlardır ki, kasıtlı olarak buralara gönderilmişlerdir. Ruslarla yapılan muharebelerde Sarıkamış, Erzurum, Galiçya ve diğer savaş alanlarıyla birlikte 60.000-70.000 esir verilmiştir. Esirlerimiz Sarıkamış, Kars ve Tiflis istasyonlarından Azerbaycan, Moskova, Ukrayna, Astarhan ve Sibirya gibi Rusya’da çok dağınık kamplara götürülmüşlerdir, Savaş esirinin yaşamı; depresyon, kızgınlık, endişe, korku, umutsuzluk içerisinde zihinlerini ve yüreklerini çivileyen hasret sancısı ile geçmiştir. Esirlerin birçoğu, şüphesiz, kaçma hayalleriyle yaşamını sürdürmüştür. Bu kamplardan gidemeyenler de bir süre sonra ölüm tezkeresiyle ruhları hürriyete kavuşmuştu. Vatanlarından binlerce kilometre uzakta kiminin taşlara kazılı isimleri şehitliklerde yer almaktadır. Birçoğu da bilinmezin yurdunda bir avuç mezardan mahrum kalarak; bina ya da yol altında, coşkun suların bağrında ve karanlığın kafesinde kıyamete kadar isimsiz yiğit olarak meçhullerin sandığına kapanmıştır. Türk askerlerin götürüldüğü esir kamplarının bulunduğu ülkelerde, toplam 26 ülkede 54 adet Türk şehitliği yaptırılmıştır. Bu şehitliklerin 36’sı savaşın geçtiği bölgelerde, 18’i de esir düşen askerlerimizin götürüldükleri esir kamplarının olduğu yerlerdedir.

Keywords

Abstract

During the First World War, the struggle of the Ottoman Army, which fought on many fronts, the hero of self-sacrificing soldiers, and the drama of soldiers who were captured by being thrown away thousands of miles away from their country. They are subject to captivity and the hearts of their patriots in their homesickness, the captives of souls who are free from souls during the martyrdom period.

Keywords