Nedîm’in Şiirlerinden Hareketle Klasik Türk Edebiyatında Hazân

Author:

Year-Number: 2022-34
Yayımlanma Tarihi: 2022-09-13 10:33:19.0
Language : Türkçe
Konu : Klasik Türk Edebiyatı
Number of pages: 236-245
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Hazân mevsimi, Divan edebiyatında ayrılık, üzüntü, yalnızlık, yaşlılık, ölüm, âşığın yüzünün sararması, neşe ve eğlencenin sona ermesi, tabiattaki canlılığın bitmesi gibi çağrışımlar yapar. Genellikle de tabiatın yeniden canlandığı, güllerin açtığı ve bülbüllerin öttüğü ilkbahar ile tezat oluşturacak şekilde kullanılır. İlkbahar ile alakalı manzumeler bahâriyye veya nevrûziyye olarak adlandırılırken sonbahar ile ilgili manzumelerin doğrudan hazâniyye olarak adlandırılması çok yaygın değildir. Divan incelemelerinde genellikle “zaman” kavramının alt başlığında incelenen hazân (sonbahar) teması, söz konusu eserlerde çeşitli inanış, teşbih ve mecazlarla ilişkilendirilerek ortaya konulmuştur. Sonbaharı, köhne bahar olarak niteleyen ve ilkbaharın hasretinin duyulduğu bir zaman olarak tarif eden Nedîm, şiirlerinde genellikle bir an önce sonbahardan kurtulup, ilkbahara ermenin telaşı içindedir. Bir eğlence şairi olarak, şiirlerinde ilkbaharın önemli bir yer tuttuğunu gördüğümüz Nedîm’in sonbahara yaklaşımı ve onu nasıl algıladığını ortaya koymak, hem hazân mevsimine yaklaşımını hem de ilkbahar karşısındaki tavrını anlamayı kolaylaştıracağı kanaatindeyiz. Bu nedenle çalışmada, Nedîm’in bir musammatı ve diğer birkaç beyti üzerinden, sonbahar mefhumuna bakışı üzerinde durulacaktır.

Keywords

Abstract

The season of Autumn evokes associations like Divan style, loneliness, old age, death, the yellowing of the lover's face, the end of his nature, and lice. used to be created. It is not very common for spring and discounted poems to be called bahâriyye or nevruziyye, while autumn poems are directly called hazâniyye. Autumn, which is examined under the subtitle of the concept of "time" in Divan studies (it is revealed by explaining various beliefs, similes and metaphors in the mentioned works). Describing autumn as a run-down spring and describing it as a time of longing for spring, Nedîm is in the excitement of getting rid of autumn and reaching spring in his speeches. Compared to a child, when thought in a place about thought, it will be easy to reveal how Nedim relates to autumn and how he sees it, as he will understand both the season of pleasure and its apparent intention. In this incremental study, the notion of autumn will be discussed from the point of view of Nedim's one musammati and a few other couplets.

Keywords