NEOLİBERALİZMİN KARANLIK YÜZÜ : YAĞMACILIK VE HUKUK DEVLETİ RETORİĞİ

Author:

Year-Number: 2020-24
Yayımlanma Tarihi: 2020-03-08 16:01:20.0
Language : Türkçe
Konu : uluslararası siyaset
Number of pages: 42-55
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Hukuk devleti daha ilk oluşumundan beri pozitif ve siyasi açıdan nötr görünümlü, evrensel geçerliliği olan ve her ülkeye ihraç edilebilir bir sistem olarak tasarlanmıştır. Bu makalede böyle muğlak bir kavramın aydınlık ve karanlık olmak üzere aslında iki yüzü olduğu savunulacak ve karanlık yüzünün her tür tartışma ortamından soyutlandığı iddia edilecektir. Batılı güçler tarafından kullanılan hukuk devleti retoriği gelişmekte olan ülkelere müdahaleleri meşrulaştırmak için kullanılması karanlık yüzüdür örneğin. Bu müdahalelerin ardından batının ekonomik gücünün diğerlerinin üzerinden elde ettiği yağmacılık gelmektedir hemen. Entelektüel miyopluk, etnosentrizm ve emperyal tavırlar hukuk devletinin ardında yer alırlar. Günümüzün küresel yasa yapıcıları olan uluslararası mali kurumlar gelişmekte olan ülkelere reform projeleri adı altında bir takım yaptırımları uygularken bunu hukuk devleti ile ambalajlayıp çekici hale getirirler. Hukuk kavramının teknik bir yapıya dönüştürülmesiyle ABD hukukunun küresel olarak baskın konumu ve bugünkü batı menşeili uluslararası aktörlerin emperyal tavrı geçmişin kolonyalizmi ile bugünün neoliberal politikası arasındaki sürekliliğin devam ettiğini gösteren örneklerden bazılarıdır sadece.

Keywords

Abstract

The rule of law has traditionally been conceived as an intrinsically positive and politically neutral tool, universally valid and capable of being ‘exported’ everywhere.This article asserts that such anambiguous concept has a bright and a dark side, the latter being excluded from any public discussion. The rhetoric of the ‘rule of law’ has been used by Western powers in order to justify interventions (mainly) into the ‘developing’ world, that ultimately turned into practices of plunder, allowing the expansion of Western economic power over the ‘rest’, thus backing a claim that the rule of law has been used ‘illegally’. Intellectual myopia, ethnocentrism and imperial attitudes stand behind the conception of the rule of law that currently wraps international financial institutions’—today’s global legislators—reform projects in the ‘developing world’. The transformation of the concept of ‘law’ into that of a ‘technicality’, the globally dominant position enjoyed by U.S. law and the imperial attitude of today’s Western international corporate actors are some of the elements that show a pattern of continuity between colonialism and today’s neo-liberal policy.

Keywords